top of page

Embolizasyon

Embolizasyon, bir doku, organ ya da tümörün damarlarının tedavi amacıyla tıkanmasıdır. Embolize edilen eğer bir doku ya da organ ise, hacmi azalır ve vücuda zararlı bir etkisi varsa kaybolur. Embolize edilen eğer bir tümör ise, bu tümör küçülür, bazen de canlılığını tamamen kaybeder.

 

Embolizasyon, tıpta çeşitli amaçlar için yaklaşık 50 yıldır yaygın olarak uygulanan bir işlemdir. Günümüzde, beyindeki atardamar balonlaşmaları, damar yumakları, bazı karaciğer kanserleri, rahim miyomları ve iyi huylu prostat büyümesi gibi bir çok hastalık embolizasyon yöntemiyle tedavi edilebilmektedir. Embolizasyon tiroid bezinin çeşitli hastalıklarında da kullanılmaktadır. Tiroid damarları embolizasyonla tıkandığında, doku kanlanması azalır ve tiroid bezinde küçülme meydana gelir. Nodüller ise canlılıklarını kaybederler ve hızla küçülürler. Hastada nodüllerden aşırı hormon salgılama (hipertiroidi) varsa işlemden sonra düzelebilir. Bu nedenle embolizasyon, ameliyatı zor olan aşırı tiroid büyümelerinde (guatr), özellikle göğüs boşluğuna uzanan tiroid büyümelerinde (plonjon guatr), hipertiroidiye neden olan nodüllerde (zehirli guatr) ve Basedow-Graves hastalığında (diffüz zehirli guatr) uygulanmış ve oldukça başarılı sonuçlar alınmıştır.

Video: Embolizasyon nasıl bir tedavidir?

 

Embolizasyon, tiroid kanserinin metastazlarında da başarıyla kullanılmıştır. Bu metastazlarda ilk seçilecek yöntem radyoaktif iyot tedavisi olmakla beraber embolizasyon da ilave tedavi olarak kullanılabilir. İki tedavi tümör hücrelerini farklı mekanizmalarla öldürdüğünden beraber kullanılmaları durumunda daha yüksek oranda başarı elde edilebilir.

 

Nasıl yapılır?

 

Hasta anjiyo masasına yatırılıp kasığı uyuşturulur ve kasık atardamarına girilir. Daha sonra kasıktan ”kateter” adı verilen ince bir borucuk anjio ekranında takip edilerek damarda ilerletilir ve tiroidi besleyen atardamarlara yerleştirilir. Daha sonra, kateter içinden sofra tuzu büyüklüğünde tanecikler enjekte edilerek bu atardamarlar tıkanır.

 

Tiroidi besleyen 2 alt ve 2 üst olmak üzere toplam 4 atardamar vardır ve alt atardamarlar aynı zamanda paratiroid bezlerini de beslerler. Tiroid embolizasyonu tek ya da her iki loba uygulanabilir. Eğer hastada, nodüller ağırlıklı olarak ya da tamamen bir lobda ise, o zaman sadece bu lobun 2 damarının tıkanarak embolize edilmesi yeterlidir. Bu tür hastalarda, nodüller canlılığını kaybeder ve küçülürler. Nodüllerle birlikte, hastalıklı tiroid lobu da küçülür ve oluşturduğu yakınmalar ortadan kalkar.

Video: Embolizasyon işlemini nasıl yapıyoruz?

 

Eğer hastada her iki lobda da çok sayıda nodül varsa, o zaman her iki tiroid lobu ayrı zamanlarda ya da eş zamanlı olarak embolize edilir. Tiroidin tümü embolize edilecek ise, 4 tiroid atardamarından biri bırakılır ve geriye kalan 3 tiroid atardamarı embolizasyonla tıkanır. Amaç, işlemden sonra hipotiroidi ve hipoparatiroidi gibi problemlerin gelişmesini önlemektir. Embolizasyondan sonra boyun bölgesinde birkaç gün süren hafif bir ağrı ve halsizlik görülebilir. Hipertiroidisi olan hastalarda tiroid hormonlarında geçici yükselme olabilir, ancak bu şikayetler kısa sürede kendiliğinden düzelir.

 

Hangi durumlarda kullanılır?

 

Tiroid hastalıklarında, cerrahi, radyoaktif iyot ve perkütan ablasyon günümüzde en çok uygulanan tedavi yöntemleridir. Embolizasyon, bu tedavilere çok uygun olmayan ya da tercih etmeyen hastalarda yapılan bir tedavidir. Örneğin, büyük ya da göğüs boşluğuna sarkan guatr, ameliyatı zor olduğundan embolizasyonla küçültülebilir. Böylece hastada var olan nefes darlığı, yutma güçlüğü gibi şikayetler geçebilir, hipertiroidi varsa azalabilir ya da iyileşebilir. Embolizasyon bu tür hastalarda tek başına tedavi olabildiği gibi tiroid bezini küçülttüğünden ve kanlanmasını azalttığından ameliyatı kolaylaştırıcı bir etki de yaratır. Embolizasyon tedavisinin bir avantajı da işlemden sonra tiroid bezi alınmadığı ve fonksiyonunu koruduğu için hipotiroidi oluşmaması ve hastanın ömür boyu tiroid ilacı almasına gerek kalmamasıdır. Buna karşılık, tiroid bezi tamamen alınırsa ya da radyoaktif iyot uygulanırsa hastanın yaşam boyu ilaç alması gereklidir.

 

Embolizasyon tedavisi, tiroid kanserinin kemik ve karaciğer metastazlarında da uygulanmaktadır. Metastaz yapan tiroid kanserlerinde standart tedavi radyoaktif iyottur. Ancak radyoaktif iyot bazı durumlarda yeterli olmayabilir ve ilave tedavi gerektirebilir. Tiroid metastazları genellikle damardan zengin olduklarından embolizasyon tedavisinden yarar görürler. Karaciğer metastazlarında eğer metastaz sayısı azsa, öncelikle radyofrekans ve mikrodalga gibi perkütan ablasyon yöntemleri tercih edilir. Metastaz sayısı fazla ise ya normal embolizasyon yapılır ya da tıkayıcı taneciklere kemoterapi ilacı yüklendikten sonra embolizasyon (kemoembolizasyon) uygulanır. Kemik metastazlarında ise, öncelikli hedef ağrıyı azaltmaktır. Embolizasyon, kemikteki metastazın kanlanmasını ortadan kaldırarak hızlı bir şekilde ağrıyı azaltabilir.

 

Video: Embolizasyon: Guatrda ameliyatsız tedavi seçeneği

Avantajları nelerdir?

 

Embolizasyon kalp anjiyosuna benzer bir işlemdir. Lokal anestezi altında yapılır, ağrısızdır ve doğru seçilmiş hastalarda çok etkili bir tedavi yöntemidir. İşlemden sonra hasta aynı gün taburcu olabilir, ancak bazı durumlarda hastanede yatış gerekebilir.

Ablasyon mu embolizasyon mu?

Eğer bir hastada, tiroid bezinde az sayıda nodül varsa ve bu nodüllerin iyi huylu olduğu kanıtlanmışsa, ideal tedavi termal ablasyon (lazer, radyofrekans, mikrodalga) veya alkol ablasyonudur. Eğer hastada nodüller sayıca çok fazla ise, bu durumda nodüllerin teker teker tedavi edilmesi pratik değildir. Bu tür hastalarda embolizasyon daha kolay ve pratik bir yöntemdir. 

Bazı hastalarda, nadiren de olsa nodüller uygulanan tedavilere direnç gösterir ve yeterince küçülmeyebilirler. Bu tür hastalarda, ablasyon ve embolizasyon birlikte uygulanırsa çok etkili bir küçülme sağlanabilir.

Embolizasyonla tedavi ettiğimiz diğer hastalıklar:

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

DANIŞMA FORMU

Tebrikler! Mesajınız alındı.

Embolizasyondan 5 ay sonra çekilen kontrol tomografilerinde, embolizasyon uygulanan sağ lobun hacimsel olarak yaklaşık %80 küçüldüğü, büyük nodülün çapının 7cm den 3.7cm ye düştüğü (hacimsel olarak %86 azalma), sağlam olan sol lobun (*) büyüdüğü ve kitlelerin soluk borusuna soluk borusuna (*) yaptığı basının azaldığı izleniyor. Hastada, boyundaki şişlik ortadan kalkmış ve işlemden bir ay sonra nefes darlığı tamamen düzelmiştir.   

Tiroid sağ lobunda en büyüğü 7cm çaplı, göğüs boşluğuna uzanan nodüller bulunan ve nefes darlığı şikayeti olan hastada, tiroid sağ lobunu besleyen 2 atardamar embolizasyonla tıkanıyor.  

Şiddetli nefes darlığına yol açan ve göğüs boşluğuna uzanan dev guatr kitlesinin embolizasyonla tedavisi

44 yaşında bayan hastada karaciğerde 4 adet tiroid papiller kanser metastazı izleniyor. Hastada önce tümörleri besleyen karaciğer atardamarlarından tıkayıcı ilaç veriliyor (kemoembolizasyon). Sonra da tomografi rehberliğinde mikrodalga ablasyon yapılarak metastazlar yakılıyor. Tedavilerden 2 ay sonra çekilen tomografide, 4 metastazın da tamamen tahrip olduğu izleniyor (oklar). Hastada 2 yıllık takip süresince karaciğerden yeni metastaz oluşmamıştır.                           

Dev guatr, göğüs boşluğuna sarkan (plonjon) guatr gibi ameliyatı daha zor olan guatr tipleri embolizasyon (anjio) yöntemiyle damarları tıkanarak tedavi edilebilirler. Damarları kapanan guatr kitleleri ilk 6 ayda hacimsel olarak ortalama %80 civarında küçülürler. Bu küçülme sonra da devam eder. Guatr küçülünce, guatr basısına bağlı gelişen nefes darlığı, yutma güçlüğü, ses kısıklığı gibi şikayetler azalır ya da ortadan kalkar.   

Dev guatrı olan bir hastamızda, embolizasyon ve 2 seans ablasyon sonrasında guatr ileri derecede küçülmüştür.

Boynunda dışa doğru büyüyen dev guatr sorunu olan 41 yaşındaki erkek hastamızda, önce anjiografi tekniğiyle embolizasyon yapılarak guatr dokusunu besleyen damarlar tıkanıyor. Daha sonra da 2 kez alkol ablasyonu yapılıyor. Bir yıl sonra boyundaki guatr kitlesinin %90 dan fazla küçüldüğü izleniyor. Bu tür hastalarda, guatr daki küçülme sonraki yıllarda da devam etmektedir.

Varsa lütfen ultrason, hormon tahlili ve sintigrafi raporlarınızı
0-850-255 24 23 nolu telefona whats up dan gönderiniz.

Hastalığınızın kısa bir özetini de eklemeyi unutmayınız.

bottom of page